KIŞLAK KORAMU Karye-i Koramu

Enver Seyhan

18-02-2024 09:08

NFS.d.02275

NFS.d.02267

Sene: 1831(1246 – 1249)

Osmanlı Nüfus kayıtları defter numaralarını yazdım. Kaydettiğim bu iki defterden yaptığım okumalar hakkında burada kısaca açıklamalar yapacağım. Açıklamalar esas itibariyle Oba köyüne, diğer köylere ve Taşabad ve Sonusa kazalarına ilişkin olacak.

Okuyucularım dikkat edecek olurlarsa köy veya karye ve yerleşim yerleri adlarını eski bildiğim haliyle veya Osmanlı kayıtlarında tahrir olunan adlarıyla yazıyorum. Bir yerleşim yerinin önemli ve kayda değer bir hususa delalet etmedikçe adının değişmesi / değiştirilmesi taraftarı değilim. Bu cadde için de aynı sokak için de aynı…

Kışlak Koramu adıyla tahrirde geçen meskun mahal bugünkü Kalekale ve Dutluk köylerine komşu Nehr-i Kebir kıyısındaki düzlükte kuruluydu. Gelip geçen konup göçen kabileler kesin yerleşim yerlerini tespit ve tercih ederek yerleşmeye karar verene kadar geçici olarak bu civarda ikamet ediyorlardı. Elbette kesin yerleşimler de oluyordu. Tahrirde adı geçtiğine göre Koramu sadece kışlak değildi, bayağı yerleşim yeriydi; yanılmıyorsam eğer 12 hanelik küçük bir köydü.

Yine hatırımda kaldığı kadarıyla 1944 yılı gibi Taşova’nın mehlesi olarak adı geçiyor fakat bugün Koramu (Keramu) adında bir köy bulunmuyor.

Okumalarımda gördüm ki Oba köyünde “Hacı Ağalar ve Ali Çeçeler” olarak bilinen boyların – hanelerin kökeni mezkûr Goramu köyüne dayanıyor. Bu hususta merakını hevesini şevkini memleketin kültürüne tarihine geleneğine adamış Hacı Mustafa ile yıllar evvelinde bir konuşmamız ve sohbetimiz olmuştu. Bugün Cuma namazını Oba köyünde kıldım ve çıkışta gün itibariyle 88 yaşları civarında bulunan Hacı Mustafa ile yarım saat kadar sohbet ettim.

Köy kahvehanesinin merdiven basamaklarında soruttu ve küpeşteden de yapışarak bana dedi ki: “İnsan çocuklaşıyor. 80 yaşından itibaren ben de çocuklaştım. Bugün sanki bir çocuğum.”

Bu sözlerine kelamla mukabele ettim. Doğru söze ne denir? Anlatması için bir iki soru sordum. Bazı hususları tekrar ederek ve düşünerek bildiklerinden ve hatıralarından nakiller yaparak açıkladı. Bu arada “yaptığım araştırmalarda” şeklinde bir cümle kurdu. Oba köyünün ilk muhtarını ve haleflerini sordum, cevapladı ancak üçüncü sıradaki muhtarın adını anımsayamadı. Dördüncü sıraya Şaban Efendi’yi koydu. Sanırım beşinci sırada Ahmet Çavuş var.

Hikayenin hafızamda yazılı ve kazılı bakiye kısmını başka bir zamana ve yazıya bırakarak Kışlak Koramu köyünden Oba köyüne nakleden “Eşmecioğulları” boyunun 1831 tarihinde kayıt olunan Soy kütüğüne parağraf açmak istiyorum.

NFS.d.02267

NFS.d.02275

Her iki tahriri bir arada, birkaç cümle ile de izah ederek parağrafa başlayayım.

A-

Eşmecioğlu kısa boylu kara sakallı Hüseyin oğlu Halil. Yaşı:35

Sabi oğlu Ali. Yaşı: 2

Bu durumda Halil 1796 doğumlu oluyor. Babası Hüseyin ile aralarında asgari 25 yaş fark olsa demek oluyor ki Hüseyin 1770 doğumlu gibi.

Halil oğlu sabi Ali ise 1829 doğumludur. 1900 yıllarının başına kadar yaşadığını varsayıyorum. Askerlik şehitlik hastalık ve diğer nedenlerle ölmediyse eğer.

Hastalık diyorum çünkü On Dokuzuncu asırda hastalıklar salgınlar marazlar nedeniyle öletlik çoğalmıştı. Bu da başka bir hikaye. Tabii afetler ve tehlikeler de diğer yandan insanoğlunun başının belasıdır. Cümle biraz kaçtı ama Allah affetsin!

B-

Eşmecioğlu Mehmet oğlu Salih. Yaşı: 48

Karındaşı yetim sabi Mehmet bin Abdurrahman.

Yetim ve sabi Mehmet’in yaşı: 6

Kardeşi yazdığına göre Sabi Mehmet’in babası merhum Abdurrahman ile Mehmet kardeş oluyorlar.

Tahminime göre Mehmet ise 1780 – 1790 arasında dünyaya gelmiş olabilir.

C-

Eşmecioğlu kısaca boylu kara bıyıklı kardeşi Himmet (Mehmet) oğlu Sadettin. Yaş : 25 (m)

Sadettin’in sabi oğlu Osman 2 yaşında.

Buradaki -mim- işareti askerliğe elverişli demek oluyor. 1831 yılında yapılan sayımın gayesi de zaten asker olabilecek şahısları belirlemektir.

(B) şıkkındaki Mehmet oğulları Salih ve Sadettin kardeş olup NFS.d.02267 numaradaki kayıtta geçen “Himmet” ismi sehven yazılmış olabilir veya adamın lakabı ya da ikinci adıdır.

D-

Kabilenin 1838 yılı nüfus kayıtları da önem arz ediyor. Sonraki kayıtlar da tabii ki. Ancak kayıtlar üzerinden nihayet varılabilecek noktadaki soyun atalarının isimlerinin Mehmet, Abdurrahman ve Hüseyin olduğu hususu belirlenmiş oldu.

E-

Hüseyin “Eşmecioğlu” kaydı ile yeni bir satırda tahrir olunduğuna göre ya mezkûr şahısların amcasıdır veya amca oğullarıdır. Bu kabileden hangi hanenin Oba köyüne, hangi hanenin başka bir köye naklettiği hususu kapalıdır. Hüseyin’in oğlu Halil, onun oğlu da Ali’dir.

Oba köyü 1831 tarihli sayım defterinde yer almıyor. Eğer Oba köyü kaydı olsaydı Eşmecioğullarından hangi hanenin Oba köyüne yerleştiğini okuma ve kaydetme imkanı olurdu.

F-

Bildiğim Hacı Ağalar hanesinin büyüğü, Hacı Ağa olarak tanıdığım Mehmet adındaki şahıstır. Mehmet’in 1900 yılında doğduğunu – artı eksi birkaç sene ile- varsayıyorum. Karısının adı Fadik idi ve “Fatma’nın Fadik” olarak bilinirdi.

Bu durumda Hacı Ağa namıyla bildiğim şahıs ya Mehmet’in ya Ali’nin ya da Salih’in yani kısaca tahrirde adı geçenlerden birisinin torunudur.

Yine Eşmecioğulları boyunun köydeki diğer hanesine de Ali Çeçeler denildiğini biliyorum. Bu hanenin Kaya adındaki büyüğü rivayete göre harpte vefat etmiş olduğundan tanımadım. Ancak karındaşı Abdullah belki 90 yaşlarında son on beş yıl içinde vefat etti.

G-

Sayımda kadınlara ve yaşı geçkin ihtiyarlara nadiren yer vermişler. Dediğim gibi sayımın amacı askerlik çağındaki erkek nüfusu belirlemek ve kayıt altına almaktır.

İkinci bir durum da her madde nesne eşya, her yenilik her teceddüt, her düzen her mesafe, terakki ve ilerleme sayesinde merhale merhale gerçekleşiyor. İcat ve buluş yani merak ve heves yani çaba ve gayret! Olmaz diğer türlü.

Son iki asrın toplumları milletleri ve devletleri endüstri sanayi ve teknoloji sahasına çok hızlı adım attı, evrim ve devrim geçirdi; bir altın devir meydana çıkardı ve tarih sayfalarındaki yerini aldı. Eskiden, evveliyatta benzer bir durum yoktu; var idiyse de son üç bin beş yüz seneden bu yana böyle bir gelişme, teknoloji, kalite ve kapital çağının varlığı bilinmiyor.

Yazı uzadığı için Hebiçler boyuna dair soy ağacı bilgilerini bir sonraki yazıda ele alacağım.

Enver Seyhan

Taşova

16 Şubat 2024

—————–

Notlar:

-1831 yılı Osmanlı Nüfus kayıtlarını telefon üzerinden kopya olarak gönderen internet vasıtasıyla araştırmacı sıfatını haiz vasfından dolayı ve hemşehrim olması hasebiyle tanıdığım, tanıştığım Araştırmacı Yazar ve İdareci Sadık Bozok’a teşekkürlerimi iletmek istiyorum.

-İkincisi bir daha benzer yazıları yazıp yazmama konusunda tereddüt yaşadığım bir zamanda, hem yeniden Osmanlıca üzerinde çalışma konusunda körelen arzumu ve şevkimi canlandıran ve hem de Sadık’la beraber kırk senelik dost gibi benimle temas kuran beni araştırma ve yazma konusunda tekrar heyecanlandıran Taşova’nın evladı Araştırmacı ve Yazar Vedat Söyleyici’ye de teşekkür etmemin bir vazife olduğunu biliyorum.

-Bu iki kıymetli dostla tanışmamızda emeği geçen başta Ahmet Günaydın olmak üzere diğer dostlara da kucak dolusu selamlar ve saygılar sunuyorum.

-Yazılarımda zaman zaman adı geçen Hacı Mustafa, Oba köyünün Sepetli köyünden ayrılarak muhtarlık statüsü kazanmasını sağlayan Hacı Dayı lakaplı Ahmet Küçükbaş’ın torunudur.

Selam ve Selametle.

Enver Seyhan

Advert
DİĞER YAZILARI TARİHİN DİLİNDEN 01-01-1970 02:00 HEBİÇLER (Hebişler) 01-01-1970 02:00 AKLIM YORULUYOR.. 01-01-1970 02:00 ALPASLAN KÖYÜ 01-01-1970 02:00 BOLADAN KÖYÜ SÜLALE İSİMLERİ 01-01-1970 02:00 (Rum eşkiyalar ve vahim olaylar) 01-01-1970 02:00 SENE 1983 01-01-1970 02:00 KULACANOĞULLARI 01-01-1970 02:00 ”HEY KALABALIKLAR DURUN BİRAZ DURUN” 01-01-1970 02:00 TARİHE DERKENAR 01-01-1970 02:00 YADIMA DÜŞER BAZI BAZI.. 01-01-1970 02:00 EYALET-İ RÛM (15 ve 16’ncı Asır) Sonusa, Erek, Karakuş ve Karayaka bölgeleri 01-01-1970 02:00 EYALET-İ RÛM (15 ve 16’ncı Asır) Sonusa, Erek, Karakuş ve Karayaka bölgeleri 01-01-1970 02:00 GELDİ TEKRAR ANLATTI… (Eski Yazılar) 01-01-1970 02:00 GUŞEYH Kuşuf 01-01-1970 02:00 2000 YILINDA DÜNYA NASIL OLACAK?.. 01-01-1970 02:00 HAYAT TABİAT VE BİR USTA 01-01-1970 02:00 ESKİ YAZILAR 01-01-1970 02:00 KIZDIRDILAR DEMEK Kİ… 01-01-1970 02:00 NE DEMEM GEREKİR 01-01-1970 02:00 GEYDOĞAN KÖYÜ Enver Seyhan 01-01-1970 02:00 DERELİ KÖYÜ (Kasımoğlu Sülalesi) 01-01-1970 02:00 KAÇ YIL GEÇTİ ARADAN! 01-01-1970 02:00 ILICA KIRKHARMAN SERNİÇ Gel suyunu Kavaloluğu'ndan iç! 01-01-1970 02:00 KALEKALE KÖYÜ 01-01-1970 02:00 TARİHİ SUNA ŞEHRİ 01-01-1970 02:00 DECCAL (B) 01-01-1970 02:00 KIŞLAK-I ANDIRAN 01-01-1970 02:00 Unsur Aha Bu Börk… 01-01-1970 02:00 “ELA GÖZLÜM BEN BU ELDEN GİDERSEM” 01-01-1970 02:00 Şimdilik bu kadar yeter.. 01-01-1970 02:00 TANIMADIĞIM İNSANLAR 01-01-1970 02:00 ASIRLIK HATIRALAR 01-01-1970 02:00 HATIRALAR Hayali cihan değer!.. 01-01-1970 02:00 SELE SEPET TOP KANDİL 01-01-1970 02:00 KUH-İ KARAKUŞ 01-01-1970 02:00 TAZE EKMEK Bayat Ekmek 01-01-1970 02:00 Sana Kızıyorum Öğretmenim! 01-01-1970 02:00 İKİ YÜZ SENE ÖNCE YEMİŞEN BÜKÜ KÖYÜ (ENVER SEYHAN) 01-01-1970 02:00 Enver Seyhan – Kadıköy 01-01-1970 02:00 Gücük ayı 1439 ( Enver Seyhan ) 01-01-1970 02:00 HATIRALAR GELİP DİKİLİYOR BAŞIMA (Enver Seyhan) 01-01-1970 02:00 SONUSA (ENVER SEYHAN) 01-01-1970 02:00 PLAN PROĞRAM ARKA PLÂN (Dünya görüldüğü gibi değil asla!) 01-01-1970 02:00 Köy Minibüsü 01-01-1970 02:00 Bu Vatan Kimin? (Enver Seyhan) 01-01-1970 02:00 HASBİHAL (ENVER SEYHAN) 01-01-1970 02:00 KONUŞALIM MI ( ENVER SEYHAN) 01-01-1970 02:00 ANTİK ERBAA’DA BAKIR İSTİHSALİ (Sonusa Yöresinde İlk Tunç Devri) 01-01-1970 02:00 Yedi bin yıl önce Sonusa – Erbaa yöresinde insan yaşamı vardı…( ENVER SEYHAN ) 01-01-1970 02:00 OLUKLU MUKAVVA ADI MACERA, NAMI DOLAR 01-01-1970 02:00 MANİ Manici (Enver Seyhan) 01-01-1970 02:00 NASIL ANLATILIR (ENVER SEYHAN) 01-01-1970 02:00 RADYO (Enver Seyhan) 01-01-1970 02:00 SOKU TAŞI (ENVER SEYHAN) 01-01-1970 02:00 HER CANIN HİKAYESİ BAŞKA.. Enver Seyhan 01-01-1970 02:00 ŞAKA GİBİ HEMİ… (Enver Seyhan) 01-01-1970 02:00 PARA : VAY SOYKA! (ENVER SEYHAN) 01-01-1970 02:00 RECEP AĞA İLE SOHBET (Enver Seyhan) 01-01-1970 02:00 DERDİ Kİ: Cahil Cesur Olur! (Enver Seyhan) 01-01-1970 02:00 TAŞOVA KÖYLERİNDE YER ADLARI 01-01-1970 02:00 PONTUS MESELESİNE DAİR (ENVER SEYHAN) 01-01-1970 02:00 ÖMÜR KISA (Enver Seyhan) 01-01-1970 02:00 “Eşşek ağmasa taş gurbete gitmez.” (Enver Seyhan) 01-01-1970 02:00 TAŞOVA, NAHİYE ve KASABALAR ile KÖYLERİN TARİHÇESİ (Enver Seyhan) 01-01-1970 02:00 TELAŞ TALAŞ (Enver Seyhan) 01-01-1970 02:00 GARİP BİR YAZI (Enver Seyhan) 01-01-1970 02:00 DAR AYAKKABI (Enver Seyhan) 01-01-1970 02:00 SEPETLİ KÖYÜ 1574 (Enver Seyhan) 01-01-1970 02:00 DÜNYA DÖNÜYOR Olan insanlığa oluyor (Enver Seyhan) 01-01-1970 02:00 DESTEK ÇAYI VADİSİ (ENVER SEYHAN) 01-01-1970 02:00 BİR ZAMAN SİZİN KÖY 01-01-1970 02:00 HAYAT BİR HİKAYEDİR 01-01-1970 02:00 GÜRSU KÖYÜ ve KIYMETLİ HATIRALAR 01-01-1970 02:00 TAŞABAD 1840 01-01-1970 02:00 AMASYA DEDİM DE ATABEY SÜLALESİ 01-01-1970 02:00 SEPETLÜ ÇİFTLİĞİ - HADDADİ ÇİFTLİĞİ - SÜLEYMAN AĞA 01-01-1970 02:00 ANILARLA ADIM ADIM Oba Köyü 01-01-1970 02:00 GEÇMİŞE DAİR YENİDEN 01-01-1970 02:00 YERKOZLU KÖYÜ 01-01-1970 02:00 YEŞİLYURT (Sepetlioba) KÖYÜNDE ÖĞRETMENLİK YAPAN ŞAHISLAR 01-01-1970 02:00 MEMLEKETTE KARA ÇORBA YİYEMEDİM Enver Seyhan 01-01-1970 02:00 SAKIN APRUL'UN 5'İNDEN 01-01-1970 02:00 İnsanlar ve Bayramlar 01-01-1970 02:00 “Yol özgürlüktür!” 01-01-1970 02:00 HATIRA DEFTERİ 01-01-1970 02:00 TÜRKLERE DAİR Enver Seyhan 01-01-1970 02:00 YAŞAM - GEÇİM 01-01-1970 02:00 20 Ekim 1935 Genel Nüfus Sayımı ve Amasya 01-01-1970 02:00 AMASYA GÜNLERİ'nden İlk Gün İzlenimlerim 01-01-1970 02:00 "Ustada Kalırsa Bu Öksüz Yapı" 01-01-1970 02:00 Sayım -Tahrir Defterlerine Göre Bölgemizde Nahiyeler ve Köyler 01-01-1970 02:00 Her Hikaye Biraz Yarımdır Umarım bu hikaye yarım kalmaz 01-01-1970 02:00 ZİĞDİ – KARAYAKA NAHİYESİ KÖYLER VE HANE SAYILARI Sene: 1838 ve 1840 01-01-1970 02:00 GEÇMİŞTEN, GELECEĞE ERBAA ve TAŞOVA.. Enver Seyhan 01-01-1970 02:00 KARYE-İ SEYYİDLÜ 01-01-1970 02:00 TAŞÂBAD Nahiyesi Nüfus Defteri Kayıtları: 01-01-1970 02:00 GELENEKLER ve KÖYLER 01-01-1970 02:00 AKILDA KALANLAR VE YAŞAM HİKAYELERİNDEN KESİTLER 01-01-1970 02:00 YEŞİL DOMATES: KAVATA 01-01-1970 02:00 1838 Yılı TAŞÂBAD Nahiyesi Nüfus Defteri Kayıtları 01-01-1970 02:00 Mehmet Akif'in Annesi 01-01-1970 02:00 TAŞOVA TARİHİ Enver Seyhan 01-01-1970 02:00 TOKAT'TAN GİTMEK Mİ GEREK? 01-01-1970 02:00 Taş Medeniyettir! 01-01-1970 02:00 AMASYA’DA “BİR İNCİ”: 63 KÖYÜ İLE TAŞOVA 01-01-1970 02:00 Boraboy Gölü Normal Bir Göl Değildir... 01-01-1970 02:00 AMASYA’NIN “ALPASLAN” İLÇESİ 01-01-1970 02:00 BİLEYİ TAŞI 01-01-1970 02:00 TAŞOVA İLE İLGİLİ NOTLARIMDAN BAKİYE -HÜLASA- 01-01-1970 02:00 Kıtlık Kapıyı Çalmadan… 01-01-1970 02:00 BOŞLUĞA BAKAN PENCERELER... 01-01-1970 02:00 BALDIRAN YENİ BİR “TABİAT PARKI”MIZ OLABİLİR… 01-01-1970 02:00 SONİSA KAZASI TARİHİ-3 01-01-1970 02:00