ÜSKÜDAR’I HATIRLADIK…

Naci Konyar

29-10-2021 15:01

Bir şehrin tetkiki, bize bir milletin tarihini öğretir’ diyor Mehmet Kaplan. Şehrin dört bir yanına dağılmış hatırlanmayı bekleyen çeşme türbe mezar taşı medrese camii sadaka taşı imaret gibi abide yapılarda tarihimizi hatırlatıyor bize.

         Sinan Yılmaz’ın üç sene süren bir çalışma sonucu ortaya çıkardığı ‘Altın Şehir Üsküdar’ kitabı bizim de üniversite yıllarımızda dört arkadaş olarak İcadiye’de, Toptaşın’da ikamet ettiğimiz hayal beldesi Üsküdar’ı anlatıyor. 1106 sayfada anlatmış olduğu Üsküdar’ı bir köşe yazısına sığdırmak zor ama kitabın münderecatında ki kendimce beğendiğim güzellikleri siz okuyucularımla paylaşmak istiyorum.

         Mesela günümüzde polemik konusu yapılan vakıflar o yıllarda ‘Malın yahut mülkün şahıs elinden çıkarak Allah’a adanması ile ebedilik kazanması anlamına gelen vakıf, Osmanlı’da tahayyülü zor noktalara ulaşmıştır. Şefkat ve merhamet sözcüklerinin ete kemiğe bürünmüş hali olan vakıflar; öğrenciye mürekkep, genç kızlara çeyiz, öksüz bebeklere süt anne, zorda kalmış kadına sığınma evi yoksul mahkumlara harçlık, kanadı kırık kuşa şifa temin ederek yardım severliğin destanını yazmıştır.’ Şeklinde bir tarif bulmuş.’

         Kitapta tanıdık bir isim göze çarpıyor. 1931 yılında İstanbul’da Kaymakam iken biri imaret diğeri kervan saray gibi iki değerli eseri dinamitle ortadan kaldıran İzzettin Çağpar, sonra Taşova ilçe olduğunda bağlı olduğumuz Tokat’a Vali olan ve Taşova’nın önemli bir caddesine soyadı verilen vali. Bu satırları gazetemiz sahibi Ahmet Günaydınla paylaşırken Taşova’nın gelişmemesini onun bu olumsuz icraatına bağlayıp gülüşüyoruz.

         Yazarımız, talebe iken kütüphanesinde ders çalıştığımız Şemsi Paşa Camiini anlatmış Şemsi Paşa Camii Üsküdar’ın sembolü Evliya Çelebi’nin ‘Sahilde küçük bir camiidir. Ama o kadar şirin bina olunmuştur ki, geriden gören kasr-ı müzeyyen zanneder.’ İfadeleriyle iltifat ettiği sadrazam Şemsi Ahmet Paşa’nın yaptırdığı camii.

         Şemsi Paşa, devletin yönetici tabakasını rüşvete alıştırmış, doğruluğu net olmayan bu malumata bazılarının oldukça itibar ettiği bir gerçek. Zira camiinin, halk arasında belki de daha yaygın olarak kullanılan ‘Kuşkonmaz’ adının bu vesileyle ortaya çıktığı rivayet edilir. Yani kamu vicdanı ‘Rüşvet o kadar kötüdür ki, bu melanete bulaşan insanın yaptırdığı camiye, kuşlar bile konmaz, demektedir.

         Bizim talebelik yaptığımız 70 li yıllarda esnaf ve öğrenci lokantası olan şimdilerde adı Üsküdar’la birlikte anılan sadece Üsküdarlıların değil, Osmanlı mutfağına ilgi duyan herkesi tanıdığı İstanbul’daki özel mekanlardan biri olan Kanaat Lokantası…

         1972 yılında arkadaşlarla beraber önünde resim çektirdiğimiz bu lokantada az kuru az pilavın 2,5 tl olduğu o yıllarda ayda gönderilen 200 tl nin 50 lirasını ev kirası ödeyip geri kalanı ile az kuru az pilav sepetten bol ekmek yediğimiz cebimizin fakir gönlümüzün taşkın olduğu günler… Nefsimizin nimetler karşısında kendini dizginleyebilmesi anlamına gelen kanaat ismine yakışan niteliğindeki bu lokantanın eski halini özlemle ansak ta bugün Üsküdar denince ilk akla gelen mekanlardan biridir kanaat lokantası.

         Hukuk ve adaletten duyulan rahatsızlığın dile getirildiği günümüz Türkiye’sinde yazarımız eski İstanbul’da kadıların, lodosun hüküm sürdüğü günlerde ‘Lodos, muhakeme kabiliyetimizi bozar da adalete uymayan bir karar veririz’ endişesiyle herhangi bir karar vermekten kaçınıp kararı poyrazlı bir güne ertelemeleri adaletin vuku bulması hususunda gösterilen hassasiyetin en güzel misallerinden biridir’ cümleleriyle ve de şair Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu’nun; Ekmek su aş bulmak gecikebilir/Temele taş bulmak gecikebilir/Devlete baş bulmak gecikebilir/Adalet gecikmez tez verilmeli  Mısralarıyla adaletin önemine vurgu yapıyor

         Ve yazarımız sadaka taşlarını anlatıyor; ‘Sadaka taşları tarihimizin altın sayfalarına kayıt olmuş  zarafet abideleridir. Varlıklı insanlar tarafından kimselere sezdirmeden sadaka taşının içine para konur ihtiyaç sahibi de minnet altında kalmadan ihtiyacı kadar bu paradan alırdı.’ Yardımların poz verilerek sergilendiği günümüzde eski camilerimizin gölgesine sığınmış bu özel taşların anlattığı çok şey var. Bu taşların bulunduğu yerler sağ elin verdiğini sol ele bildirmeyen yüce ruhlu insanları rahmet ve minnetle anma yerleridir.

         Hayrın gizli yapılmasına ait bir örnek de Zimem defterleridir. Meçhul bir hayırsever veresiye alışveriş yapılan dükkana gelir borçlunun borçlarını kapatırdı. Borcu ödenen şahısla hayrı yapan birbirlerini bilmezlerdi.

         Sonra kahvelerin yazılı olduğu sayfaları okuyoruz. Günümüzde zamanın hoyratça tüketildiği yerler olarak değerlendirilen ve bu nedenle pek çok kimsenin sevimli bulmadığı kahvehanelerin bazıları bir dönemin İstanbul’unda, adeta aydınlanma mekanlarıymış. Özellikle Beyazıt ve çevresindeki ünlü kahvehaneler dönemin ünlü gazeteci, şair, yazar ve münevverlerinin uğrak yerleri olmuş , burada aşıkane ve sadıkane muhabbetler edilirmiş. Yusuf Ziya Ortaç Sultan Ahmet’teki müdavimi olduğu kahveler için şöyle demiş:

         ‘Hiçbir mektep, hiçbir kitap, hiçbir muallim bana kahvede öğrendiklerimi öğretmemiştir.’ Üsküdarlı yazar Burhan Felek de kahveleri şöyle özetlemiş ‘Eskiden her mahallede bir mahalle mektebi bir mahalle bakkalı ve bir mahalle kahvesi vardı. Bilhassa kahveler erkeklerin toplandığı aynı zamanda berberlik de eden kahvehane sahipleri, mahallenin itimadını kazanmış namuslu kimselerdi. Kahveler adeta sosyal bir kulüp vasfında bir yerdi. Kahveler fakir zengin, alim, cahil haddini bilmekle beraber, birbirleriyle münasebette bulunup bir çatı altında rahatça toplanabiliyorlardı.

         Ve yazarımız Karacaahmet mezarlığını ve orada yatan ünlüleri anlattıktan sonra mezarı açıklamış;’ Mezar, ziyaret kökünden türetilmiş bir kelime olup, bu manası, biz yaşayanlarca hiç unutulmamalıdır. Şair Talat’ın şu dizesi ziyaret konusunda bir uyarıdır:

         ‘Geçmişlerin eylemez isek ruhunu şad

         Etmez gelecekler de bizi elbet yad.’

         Göçüp gidenler, aranıp sorulmak isterler onları ziyaret ve dualarla anmak ihmal edilmemelidir.

         Arif Nihat Asya şu dizlerde insan oğlunun utancını dile getiriyor;

         ‘Kendilerini çar çabuk unutanların yerine

         Baktım: Ölüler Fatiha okuyor birbirlerine

         Yazarımız İstanbul’un her semtinde kıyı ve köşesinde tarihin izlerini bulduğumuz mazi hatırası çeşmelerin bugünkü halini ironi yaparak anlatmış;

         Sultan İkinci Mahmut zamanında yapılan Fıstıkağacı semtine yakın bir yerdeki ‘Kuru çeşme’ adıyla bilinen ve de yakın tarihlerde onarımdan geçen çeşmenin mermerleri üzerinde, günümüz alfabesiyle yazılmış üç kitabe(!) dikkat çekiyor. Bunlardan ilki, bir levha üzerindeki ‘Araba yıkamak yasaktır’ yazısı. İkinci yazı ise ‘Bu çeşmeye zarar veren Allah’ından bulsun’ şeklindedir. En alttaki son yazı ise ‘Kapattığına emin misin?’ şeklinde soru cümlesidir.

         Bu yazılar, medeniyet yolculuğuna başladığımız yer ile ulaştığımız zirveyi (!) göstermesi açısından ibretliktir. Adı kuru olan çeşmenin suyunun akması ve döküldüğü teknenin sağlam olması ise sevindiricidir. Çeşmeler günümüzde, genelde bir ilan panosu olarak kullanılmakta bu itibarla hak ettiği değeri görmemektedir.

         Üsküdar’ı anlatmaya, tanıtmaya çalışan yazarımız son faslının son mevzusuna hüzün yakışır diyerek hazin bir hikaye anlatmış;

         ‘Kandili’nin en güzel kızı olarak bilinen Belkıs, Arnavutköy kız kolejinde, Vahit Emin ise Kuleli Askeri Lisesinde öğrencidir. Bu iki genç birbirine sevdalıdır. Gel zaman git zaman Belkıs koleji bitirir. Vahit Emin’de Kuleli den mezun olur, harbiye ye geçer. Aralarındaki sevgi aşka dönüşür. Evlenmek isterler ve bu isteklerini ailelerine bildirirler. İki aile bu evliliğe şiddetle karşı çıkar. Perişan olan ve girdikleri çıkmaz sokaktan kurtulabilme ümidi kalmayan Belkıs ve Vahit Emin Boğaz’a bakan bir tepede hayata veda ederler Vahit Önce Belkıs’ı vurur. Göz yaşlarından yakası ıslanan kaputunu çıkarıp sevdiği kızın üzerine örtüp ardından kendi de canına kıyarak Belkıs’ın yanına düşer. İki taze hayat böylece sönmüş olur. Hayatta yan yana gelmelerine müsaade edilmeyen iki genç yan yana mezarlığın bu hüzünlü yamacına defnedilir.

         2 Temmuz 1931 tarihinden itibaren Belkıs ve Vahit’in Son nefesi verdikleri tepenin, Kandilli halkı için artık tek bir adı vardır: Sevda Tepesi.

         Bir zamanlar halkın istifade edebildiği, kır kahvesinde çay içebildiği ve bu acı hikayeyi hatırlayarak hüzünlendiği bu tepe, muhteşem bir manzaraya hakim konumuyla Boğaz’ın en güzel tepelerinden biridir.

         En güzel Türk Filmlerinden biri olan Hülya Koçyiğit ve Kartal Tibet’in oynadığı ‘Senede Bir Gün’ Filminde Kartal Tibet’in canlandırdığı karakterin adının Emin olması manalıdır. Senede bir gün Filminde buluşulan tepe işte burası yani Sevda Tepesidir.

         Tarihin sesini bize duyuran, beş asırlık bir mazinin güzelliklerini ‘Altın şehir Üsküdar’ kitabı ile bizlerle paylaşan Sinan Yılmaz’a binlerce teşekkürler.

         Değerli yazarımız bizi elli yıl geriye götürdü. Üniversite yıllarında ikamet ettiğimiz icadiye sırtlarından sevgili Haluk Çankaya abimizle kuzguncuk tepelerine yapmış olduğumuz bir yürüyüşte Hafız Burhan’ın ‘Kuş Sesleri Ovalara Yayılır’ şarkısını beraberce söyleyip Boğazın eşsiz güzelliğini seyretmiştik.

         Merhum Hakim Kemal Çankaya’nın oğlu Haluk Çankaya’yı 15 Ekim 2021 günü Koronadan yitirdik İcadiye’de, top taşında üniversiteli dört Amasyalı olarak ikamet ettiğimiz Üsküdar’da güzel anılarımız oldu. Haluk Çankaya bizlere hem ağabeylik hem de arkadaşlık etti maddi ve manevi desteğini gördük Mekanı Cennet Olsun Çankaya Ailesinin ve Sevenlerinin Başı Sağolsun…

Advert
DİĞER YAZILARI ÇAMBÜKÜ’NE SAHİP ÇIKALIM… 01-01-1970 02:00 GEÇMİŞİMİZİ BİZE SORMADAN SİLMEYİNİZ… 01-01-1970 02:00 ADALET 01-01-1970 02:00 ARAMIZDAN ÇEKİP GİDEN BİR DOST “MEKTUP” 01-01-1970 02:00 ALTMIŞLI YILLARDA TAŞOVA ORTAOKULU… 01-01-1970 02:00 “ALİ KAYA’YI YAŞATALIM’’ 01-01-1970 02:00 Tarımı Konuştuk… 01-01-1970 02:00 MIHRİ HATUN (Türk Safo’su) Sennur Sezer (1943-2015) 01-01-1970 02:00 DEMANS 01-01-1970 02:00 YER SOFRASI... 01-01-1970 02:00 “Atatürk Büyük Bir Okuldur “ 01-01-1970 02:00 ‘BABA BENİ AFFET’ 01-01-1970 02:00 KÖYLERİN HİKAYESİ 01-01-1970 02:00 AV TUTKUSU… 01-01-1970 02:00 HATIRALAR… 01-01-1970 02:00 SEÇİM VE GENÇLERİMİZ 01-01-1970 02:00 KİTAP BAHÇESİNDEN… 01-01-1970 02:00 UNUTULAN GEÇMİŞ KAYBOLAN DEĞERLER… 01-01-1970 02:00 ANLAYANA!.. 01-01-1970 02:00 ”ZAMANA ATILAN İMZA” 01-01-1970 02:00 ÖMER BEDRETTİN UŞAKLI 01-01-1970 02:00 AZ KURU..! (Naci Konyar) 01-01-1970 02:00 KAPIN HER ÇALINDIKÇA…( Naci Konyar ) 01-01-1970 02:00 BİZ NEY’İZ… (Naci Konyar) 01-01-1970 02:00 HASTALIKLAR ÜSTÜNE (Naci Konyar) 01-01-1970 02:00 HAYDİ ABBAS! (Naci Konyar) 01-01-1970 02:00 “HAKLI HİSSETMEK” (Naci Konyar) 01-01-1970 02:00 “BİR SOHBET-İ ÇAY ÜZRE”(Naci Konyar) 01-01-1970 02:00 İlçemizde Geçmişten Günümüze İKİ MESLEK… (Naci Konyar) 01-01-1970 02:00 İHTİYARLIK ÜZERİNE… Naci Konyar 01-01-1970 02:00 GİDENLERİN ARDINDAN…(NACİ KONYAR) 01-01-1970 02:00 DEFİNECİLER… (Naci Konyar) 01-01-1970 02:00 YÜKSEKOKUL İÇİN YURT İSTİYORUZ… (NACİ KONYAR) 01-01-1970 02:00 AMASYA SEVDALILARI (NACİ KONYAR) 01-01-1970 02:00 GÜZEL ÜLKEMİN İNSANLARI 01-01-1970 02:00 TAŞOVA KÖPRÜSÜ 01-01-1970 02:00 SAĞLIK ÖLMESİN… 01-01-1970 02:00 “ÇAMBÜKÜ” BİZİM KÖYÜMÜZDÜR… 01-01-1970 02:00 ÇOCUKLUĞUMUZUN BAYRAMLARI… 01-01-1970 02:00 BİZİM TÜRKÜLER… 01-01-1970 02:00 DOSTTAN DOSTA… 01-01-1970 02:00 CUVAPÇI İLE SEÇİM SOHBETİ… 01-01-1970 02:00 “ÖNCE EKMEKLER BOZULDU” 01-01-1970 02:00 GAZETECİ SAYGI ÖZTÜRK BEY’LE SOHBET 01-01-1970 02:00 DENE PAZARINDAN BİR ANI… 01-01-1970 02:00 BİR RAMAZAN SOHBETİ… 01-01-1970 02:00 6 ŞUBAT 2023 MİLAT OLSUN… 01-01-1970 02:00 YOK OLAN LOKANTALAR…. 01-01-1970 02:00 YIKIMIN ARDINDAN… 01-01-1970 02:00 DEPREM VE DAYANIŞMA… 01-01-1970 02:00 YÜREĞİMİZE DOKUNANLAR 01-01-1970 02:00 BİZ BÖYLE DEĞİLDİK… 01-01-1970 02:00 ‘EĞİTİME ADANMIŞ BİR ÖMÜR’ 01-01-1970 02:00 GÜNDEMİN SOHBETİ… 01-01-1970 02:00 ‘PORSUK’TAN VENEDİK’… 01-01-1970 02:00 BU DÜNYADAN ‘EMMİ’ GEÇTİ… 01-01-1970 02:00 BİLGE ANA-MEVLÜDE GENÇ… 01-01-1970 02:00 ‘BİLMEM HATIRLARMISIN’… 01-01-1970 02:00 ‘BİLMEM HATIRLARMISIN’… 01-01-1970 02:00 İBRİĞİ Mİ YAZALIM… 01-01-1970 02:00 ÇAMBÜKÜ’NÜ ANLAMAK… 01-01-1970 02:00 SAKLI SOKAKLARDA ANKARA 01-01-1970 02:00 ‘ORGANİZE OLMALI’… 01-01-1970 02:00 UNUTULMAYANLAR… 01-01-1970 02:00 RADYOLU GÜNLER 01-01-1970 02:00 LİYAKAT… 01-01-1970 02:00 ‘YAVAŞ KENTLER’ 01-01-1970 02:00 ‘ALTIN GİRDAP’ 01-01-1970 02:00 ÇEYİZ SANDIĞI… 01-01-1970 02:00 RECEP ABİ (POT RECEP) 01-01-1970 02:00 YOKSULLUĞUN ERDEMİ 01-01-1970 02:00 ÇOCUKLUĞUMUN RAMAZANLARI… 01-01-1970 02:00 İBNİ HALDUN’DAN GÜNÜMÜZE… 01-01-1970 02:00 HALDEN ŞİKAYET… 01-01-1970 02:00 ‘VALİ BEY’ 01-01-1970 02:00 ‘GAM-ZEDEYİM DEVA BULMAM’ 01-01-1970 02:00 İLÇEMİZİN RENKLİ SİMASI… 01-01-1970 02:00 TOPLUMSAL ÇEVRE… 01-01-1970 02:00 Sövgü Üzerine... 01-01-1970 02:00 İBRET PENCERESİNDEN… 01-01-1970 02:00 BİR ANI VE ÖĞRETMENLERİMİZ… 01-01-1970 02:00 AMASYA VE ANIT AĞAÇLAR… 01-01-1970 02:00 SUSKUNLUĞUN GİZEMİ… 01-01-1970 02:00 ESKİYE BAĞLIYIZ … 01-01-1970 02:00 Ciğerlerimiz Yanıyor... 01-01-1970 02:00 ARILARLA DANS 01-01-1970 02:00 “MAZİ KALBİMDE BİR YARADIR”… 01-01-1970 02:00 İSMAİL ABİNİN ARDINDAN… 01-01-1970 02:00 EŞYALARIN DA DİLİ VARDIR… 01-01-1970 02:00 AMİRALLERİ KONUŞTUK… 01-01-1970 02:00 BİR ZEVK-İ TAHATTUR - GÜVERCİNLER 01-01-1970 02:00 YUNUS EMRE SOHBETİ… 01-01-1970 02:00 BİR İNSAN-I KAMİL ORD.PROF.DR. SÜHEYL ÜNVER… 01-01-1970 02:00 İKİ VALİ VE YANIT… 01-01-1970 02:00 BU ÜNİVERSİTELER BU GENÇLER BİZİM… 01-01-1970 02:00 ÜNİVERSİTE İLİM YUVASIDIR… 01-01-1970 02:00 2020’NİN ARDINDAN… 01-01-1970 02:00 “ÖLÜLER ALTIN TAKMAZ” 01-01-1970 02:00 RUHSAL HİJYEN 01-01-1970 02:00 KAÇAK İÇKİ SORUNU… 01-01-1970 02:00 AŞIK TURGUT’UN ARDINDAN… 01-01-1970 02:00 DEVLET ADAMLARINA ÖĞÜTLER 01-01-1970 02:00 NOTLARIMDAN GÜNÜMÜZE 01-01-1970 02:00 CAHİLE İKBALİN HAZİN SONU 01-01-1970 02:00 Hatıra Defterinden... 01-01-1970 02:00 BİRLİKTE YENECEĞİZ 01-01-1970 02:00 BAYRAM MUHABBETİ 01-01-1970 02:00 HUKUKTA YANSIZLIK … 01-01-1970 02:00 OY MENDİL OYALI DA MENDİL 01-01-1970 02:00 HÜZÜNLÜ BAYRAM 01-01-1970 02:00 GÖNÜL VE HİZMET ADAMLARI… 01-01-1970 02:00 DİLENCİLER… 01-01-1970 02:00 MUHAYYEL SOHBET 01-01-1970 02:00 KÖY ENSTİTÜLERİNİN ANISINA… 01-01-1970 02:00 ÖĞRETMENLERİME… 01-01-1970 02:00 KÖYÜ BEKLEMEK… 01-01-1970 02:00 KADINLAR GÜNÜ SOHBETİ 01-01-1970 02:00 KORONA VİRÜS BELASI… 01-01-1970 02:00 FERHAT ŞİRİN FESTİVALİ 01-01-1970 02:00 'İNSANLIĞIN SOLMAZ GÜLLERİ' 01-01-1970 02:00 BİR KAÇ KONU VE YORUM… 01-01-1970 02:00 EROZYON DEDE (Hayrettin Karaca) 01-01-1970 02:00 10 OCAK SOHBETİ 01-01-1970 02:00 PTT Pijama, Terlik, Televizyon 01-01-1970 02:00 GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE 01-01-1970 02:00 ADALETE GÜVEN 01-01-1970 02:00 Bir Başarı Hikayesi(!)... 01-01-1970 02:00 Tarım Ne Halde... 01-01-1970 02:00 Eğitim ve Hocalarımız 01-01-1970 02:00 Erik Dalı 01-01-1970 02:00 Faruk Başkan... 01-01-1970 02:00 KARA KAPLI DEFTERİMDEN… 01-01-1970 02:00 BUNLARI BİLELİM HES’LERE KARŞI ÇIKALIM 01-01-1970 02:00 BİR RAMAZAN GÜZELLİĞİ, SEHAVET 01-01-1970 02:00 SEÇİM SOHBETİ 01-01-1970 02:00 “ORDA BİR KÖY VARDI… UZAKTA” 01-01-1970 02:00 ELEKTRİĞİN FATURASI 01-01-1970 02:00 ÇAY MUHABBETİ 01-01-1970 02:00 “İYİ BİR İNSAN OLMAYA ÇALIŞIN” 01-01-1970 02:00 FOTOĞRAFLAR VE RESSAMLARIMIZ 01-01-1970 02:00 SOSYAL MEDYA 01-01-1970 02:00 ÖĞRENCİ ANDI 01-01-1970 02:00 HACI MUHSİN 01-01-1970 02:00 ŞAİRLERİN HAYATINDAN 01-01-1970 02:00 BİZ BÖYLE DEĞİLDİK 01-01-1970 02:00 ÜSKÜP’ÜN ÜNLÜLERİ…ŞARIK TARA 01-01-1970 02:00 NEŞE BİR HAFTA, HÜZÜN BİR ÖMÜR SÜRER 01-01-1970 02:00 TIBBI MÜMESSİLLER VE TIP 01-01-1970 02:00 BEYİTLERLE SOHBET 01-01-1970 02:00 GÜNCELLEŞME 01-01-1970 02:00 ÖZELLEŞTİRME ! 01-01-1970 02:00 ŞU MEKTEPLER OLMASAYDI 01-01-1970 02:00 HUKUKA UYMA BİLİNCİ 01-01-1970 02:00 HAYRIN VE İNSANLIĞIN HAYALİ 01-01-1970 02:00 ALİ RIZA ABİ 01-01-1970 02:00 ŞARKILAR BİZİ SÖYLER 01-01-1970 02:00 GÖNÜL AÇLIĞI 01-01-1970 02:00 HAK VE ADALET 01-01-1970 02:00 BETON SEVGİSİ 01-01-1970 02:00 MAHALLEMİZ 01-01-1970 02:00 RAMAZAN DUYGULARI 01-01-1970 02:00 “ZAMANLI DÜŞÜNCELER” 01-01-1970 02:00 REFERANDUM SOHBETİ 01-01-1970 02:00 EVET Mİ HAYIR MI? 01-01-1970 02:00 Hoş Sohbet Adamlar 01-01-1970 02:00 “KİRADA OTURUYORDU” 01-01-1970 02:00 “SİZ KİMİN KÖPEĞİSİNİZ?” 01-01-1970 02:00 KAMYONCULARIMIZIN HİKÂYESİ 01-01-1970 02:00 HAYVANLARI SEVMEK 01-01-1970 02:00 USANDIK… 01-01-1970 02:00 SAVARONA AYIBI 01-01-1970 02:00 ACIYA SAYGI VE ŞEHİT ÇOCUĞUNUN FERYADI 01-01-1970 02:00 AKADEMİSYENLER 01-01-1970 02:00 “HADİ GEL KÖYÜMÜZE GERİ DÖNELİM” 01-01-1970 02:00 MERAL AKŞENER-KENAN EVREN 01-01-1970 02:00 JAPON İŞİ – TÜRK İŞİ… 01-01-1970 02:00 ÇANAKKALE (Milli Ruh-Milli Şuur) 01-01-1970 02:00 ÇAKIR EMMİ… 01-01-1970 02:00 80’LER… 01-01-1970 02:00 DANANIN KUYRUĞU KOPMASIN… 01-01-1970 02:00 PARİS TERÖRÜ… 01-01-1970 02:00 769 BİN İŞSİZ ÜNİVERSİTELİ… 01-01-1970 02:00 GÜNÜMÜZ MEDYASI VE HOŞGÖRÜ… 01-01-1970 02:00 İSTANBUL’A DAİR… 01-01-1970 02:00 “GAZETE VE GAZETECİLİK” 01-01-1970 02:00 HAKSIZLIK YAPIYORSUNUZ… 01-01-1970 02:00 “İSLAMI 20 PENİYE SATMAK” 01-01-1970 02:00 RAMAZANI UĞURLARKEN… 01-01-1970 02:00 RAMAZAN ANILARI… 01-01-1970 02:00 12 EYLÜLÜ YORUMLAMAK… 01-01-1970 02:00 RÜŞVET VE YOLSUZLUK… 01-01-1970 02:00 VALİ ÇÖKMEZ… 01-01-1970 02:00 BAŞKAN ADAYLARINA… 01-01-1970 02:00 SİVİL İTAATSİZLİK VE HOŞGÖRÜ… 01-01-1970 02:00 HALDEN ANLAMAK… 01-01-1970 02:00 İÇKİ ÜZERİNE… 01-01-1970 02:00 BİR TAHTA KAŞIK HİKÂYESİ… 01-01-1970 02:00 TAKSİM SENDROMU… 01-01-1970 02:00 GÜZEL BİR GÜN… 01-01-1970 02:00 BAKAN VE DİLEK… 01-01-1970 02:00 “NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE” 01-01-1970 02:00 “ANKARA TAYFASI” 01-01-1970 02:00 2B ARAZİLERİ VE GÖÇ… 01-01-1970 02:00 SEVGİLİLER GÜNÜ… 01-01-1970 02:00 MESLEĞE SAYGI… 01-01-1970 02:00 GAZETECİLER GÜNÜ… 01-01-1970 02:00 KEM ALET… 01-01-1970 02:00 BU GENÇLER BİZİM… 01-01-1970 02:00 MEDYANIN GÜNDEMİ… 01-01-1970 02:00 “TIP BU DEĞİL” 01-01-1970 02:00 GÖKDELEN’E HAYIR 01-01-1970 02:00 PLAKET SEVDAMIZ 01-01-1970 02:00 “SILA HİKÂYESİ…” 01-01-1970 02:00 KURBAN OLMAK 01-01-1970 02:00 ŞİİR GECESİNİN ARDINDAN… 01-01-1970 02:00 POLİTİKA VE SAVAŞA DAİR… 01-01-1970 02:00 DEVLET ADAMI… 01-01-1970 02:00 HİKMET LEVHALARI… 01-01-1970 02:00 BABALARI ANLAMAK 01-01-1970 02:00 ORTAK SEVDAMIZ TÜRKÇE… 01-01-1970 02:00 İÇİNİZE SİNDİ Mİ ?... 01-01-1970 02:00 SÜTÜNE VİCDANINA… 01-01-1970 02:00 GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE… 01-01-1970 02:00 KADINLAR GÜNÜ VE SAMİHA AYVERDİ 01-01-1970 02:00 DEDEMİN TAKVİMİ… 01-01-1970 02:00 EPDK NİÇİN VARDIR... 01-01-1970 02:00 HRANT İÇİN ADALET - EMEKLİYE SABRET... 01-01-1970 02:00 HES’LERE NİÇİN KARŞIYIZ... 01-01-1970 02:00 BOYACI SANDIKLARI... 01-01-1970 02:00 ÖZLEDİĞİMİZ BASIN... 01-01-1970 02:00 MAZİ VE HAL ÜZERİNE… 01-01-1970 02:00 MİLLİ GÜVENLİK DERSLERİ... 01-01-1970 02:00 KİMSE VAR MI...! 01-01-1970 02:00 HEZARFEN SANATÇI VEDAT GENÇTÜRK... 01-01-1970 02:00 “IŞIĞI YANAN EVLER” 01-01-1970 02:00 RAMAZANA DAİR.. 01-01-1970 02:00 KİM OLDUĞUNU BİLMEK… 01-01-1970 02:00 KARABEBEK... 01-01-1970 02:00 HÜRMET OLMAZSA... 01-01-1970 02:00 KİRLİ OYUNLAR... 01-01-1970 02:00 BİR ŞEHİT İLANI... 01-01-1970 02:00 EY SEÇMEN...! 01-01-1970 02:00 2011...M.AKİF YILI 01-01-1970 02:00 YOKSULLUK... 01-01-1970 02:00 SARKOZY’NİN SAKIZI... 01-01-1970 02:00 TÜTÜN VE ŞEKER 01-01-1970 02:00 DÜNYA ALTINCISIYIZ...(!) 01-01-1970 02:00 “KAYIP İSTANBUL...” 01-01-1970 02:00 ‘ KANUN-I KADİM’E DÖNELİM’ 01-01-1970 02:00 DP’YE DAİR... 01-01-1970 02:00 SU ÜZERİNE AĞIT YAKMAK... 01-01-1970 02:00 GÜNÜN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ... 01-01-1970 02:00 ZAMAN GAZETESİ YAZARI 01-01-1970 02:00 HÜKÜMET MEYDANI.. 01-01-1970 02:00 AHİLİK UNUTULMASIN... 01-01-1970 02:00 KASABALARIMIZ... 01-01-1970 02:00 YATAĞINA KIRGIN IRMAKLAR... 01-01-1970 02:00 TAŞOVA BAMYA FESTİVALİ... 01-01-1970 02:00 AL SANA YÜKSEKOKUL(!)... 01-01-1970 02:00 BİRKAÇ KONU VE YORUM 01-01-1970 02:00 TEK SUÇLU ONLAR MI...? 01-01-1970 02:00 MÜRVET AGA… 01-01-1970 02:00 AİLE YAPIMIZI KORUYUNUZ… 01-01-1970 02:00 CUVAPÇI MEMET VE ANAYASA… 01-01-1970 02:00 GERGİNLİK ÜRETMEYELİM 01-01-1970 02:00 YETENEK SİZSİNİZ… 01-01-1970 02:00 BU MUDUR ÖZELLEŞTİRME… 01-01-1970 02:00 ECZANELER SIKINTIDA... 01-01-1970 02:00 GÜNDEME BAKIŞ… 01-01-1970 02:00 Sn. Valimiz... 01-01-1970 02:00 BİZ BÖYLE BİR MİLLET DEĞİLDİK... 01-01-1970 02:00 AÇILIMA BAKIŞ... 01-01-1970 02:00 UMUTLU PANEL(İ)... 01-01-1970 02:00 “ÜÇ NOKTA”… 01-01-1970 02:00 HOŞ BİR SADA… 01-01-1970 02:00 ARAP ŞÜKRÜ ÇEŞMESİ 01-01-1970 02:00 VEFA ve CİNDORUK… 01-01-1970 02:00 ‘APARTMANA NİÇİN HAYIR?...’ 01-01-1970 02:00 BİR PAZAR ÖYKÜSÜ… 01-01-1970 02:00 HIDIRELLEZ 01-01-1970 02:00 BORABOY GÖLÜNDE ŞİİR… 01-01-1970 02:00 ACI ZULÜM BİR HELİKOPTER TUTTUK.. 01-01-1970 02:00 ORDU VE SİYASET 01-01-1970 02:00 ÜÇ KATLI AHŞAP EVİMİZ… 01-01-1970 02:00 NE KA EKMEK O KA KÖFTE Mİ ?... 01-01-1970 02:00 ALİ RIZA PAŞALAR UNUTULMASIN… 01-01-1970 02:00 Rüşvet ve Yolsuzluk 01-01-1970 02:00