Pandemi döneminde birçok kişinin işi, okulu eve taşındı. Masa başı, telefon, bilgisayar ve sosyal medyada geçirdiğimiz süreler uzadı. Büyüklerimiz, sevdiklerimiz ve kendi sağlığımızı korumak için sosyal ortamlardan ve dış çevreden uzak durmak, beraberinde yürüyüşlerimizi ve günlük hareketlerimizi de engelledi.
"Hepimiz pandemi öncesi dönemde aslında ne kadar hareketli olduğumuzu fark etmiş olduk" diyen Amasya İl Sağlık Müdürü Dr. Öner Nergiz, hareketsizliğin sağlığımıza etkilerini anlattı…
HAREKETSİZLİK BEDEN VE ZİHİN SAĞLIĞIMIZI NASIL ETKİLİYOR?
Uzun süreli hareketsizlik kas kaybı, kemiklerde zayıflık, eklem ağrıları, kireçlenme, yorgunluk, enerji azlığı, damar tıkanıklığı ve sindirim zorluğunun yanında, unutkanlık, konsantrasyon güçlüğü ve kaygı, depresyon gibi psikolojik rahatsızlıklara da neden olabilir. Hareketsizliğin ileri yaşlarda daha fazla güç kaybına neden olduğunu da unutmamak gerekir. Ekran ve bilgisayar başında geçirilen süresin artması ve evdeki çalışma ortamının ergonomik açıdan sınırlı olması, omurga ağrıları başta olmak üzere, eklem ve kaslarda ağrı ile kamburluk gibi duruş bozukluklarına da yol açabilir. Erişkinler kadar, uzaktan eğitim alan gelişme çağındaki çocuklarımızın da risk altında olduğunu vurgulamak gerekli.
Sağlık ve zindelik faydaları kesin olarak kanıtlanan, kalp ve akciğer kapasitesini artırdığı, kanser riskini azalttığı ve yaşlanmayı geciktirdiği artık bilinen düzenli hareket ve egzersizler sırasında, mutluluk hormonu olarak adlandırılan endorfin ve serotonin hormonları salgılanır. Buna karşılık, hareket azlığıyla birlikte, beslenme alışkanlıklarımızdaki değişiklikler de kilo alma, insülin direncinde artma, tansiyon yükselmesi, bağışıklığın ve genel vücut direncinin zayıflaması gibi problemlere zemin hazırlar. O halde, COVID-19 ile mücadele ederken bağışıklığımızı güçlendirmek için harekete geçmenin tam da zamanı değil mi?
PANDEMİ DÖNEMİNDE NASIL HAREKET EDELİM?
Herkesin hareketsiz kaldığı bu dönemde, bedenimizi her zaman ve her yaşta dinamik tutmaya özen göstermeliyiz.
Günde en az yarım saat egzersiz yapmak, beden ve zihin sağlığımız açısından oldukça önemlidir. 5-10 dakikalık kısa süren egzersiz aralarının gün içinde birkaç kez tekrarlanması da tercih edilebilir.
Masa başı çalışma veya ders aralarındaki dinlenme dönemlerinde yine 5-10 dakikalık hareketler, özellikle omurgaya yönelik esneklik hareketleri ve ev içinde yürüme ya da yerinde adımlamalar önerilebilir.
Her birey kendi sağlık durumuna uygun günlük adım sayısını hedefleyebilir. Kişilerin egzersiz ve hareket ihtiyaçları farklıdır. Günde 5.000'den daha az adım sayısı hareketsiz bir yaşamı gösterir ve sağlığı olumsuz etkiler. Günlük 5.000-8.000 adım atmak, birçok kişi için uygun bir hedef olabilir.
Ancak kronik hastalığı, ağrı ve nefes darlığı gibi yakınmaları olan kişiler kendileri için uygun olan hareket konusunda mutlaka doktorlarına danışmalıdır.
Daha önce hiç egzersiz yapmamış kişiler de egzersize başlamak konusunda dikkatli davranmalıdır. Evde egzersiz ya da spor yapabilmek için bir spor aleti veya yardımcı şart değildir.
Nefes egzersizleri de gevşeme sağlayarak beden ve zihni rahatlatır, kaygının azaltılmasına ve önlenmesine yardımcı olur. Sakin bir müzik eşliğinde de yapılabilir. Bu tarz egzersizlerin yatmadan önce yapılması uyku kalitesini artırır.
Düzenli egzersizle birlikte, dengeli beslenme, yeterli sıvı tüketimi, D vitamini desteği ve uyku düzeninin sağlanmasına da dikkat etmek önemlidir'dedi.