Ekoloji Birliği, "Giresun İli Şebinkarahisar İlçesi'nde NESKO Madencilik'e ait kurşun, çinko bakır tesisinde atık barajı çökmüş ve atık sular Kılıçkaya Barajına akmıştır" açıklamasında bulundu.
Açıklamada, "Basında yer alan haberlere ve yerelden aldığımız bilgiye göre, Giresun’un Şebinkarahisar İlçesi’nin Yediparmak Köyü yakınlarında faaliyet gösteren NESKO Madencilik A.Ş.’ye ait “Kurşun, Çinko, Bakır Ocağı ve Zenginleştirme Tesisi” nin atık barajı çöktü ve kimyasallarla yüklü atıl su ve çamurlar Kılıçkaya Barajı’na kadar ulaştı. Maden kazası, KIlıçkaya Barajı’nın bağlı olduğu Kelkit Çayı ve Ovası’nı tehdit ediyor" denildi.
Ekoloji Birliği açıklamasının devamında şu ifadeler yer aldı:
"1992 yılından beri farklı madencilik firmaları altında faaliyet göstermekte olan “Kurşun, Çinko, Bakır Ocağı ve Zenginleştirme Tesisi” 2006 yılında Nesko Maden Tic. ve San. A. Ş.’ye devrolmuş. Şirketin “Çevre Etki Değerlendirme Süreci” incelendiğinde şirket kapasite artışı, atık havuzları ve zenginleştirme tesisleri için çoğunlukla “ÇED Gerekli Değildir” kararları ile yol almış ve gönlünce büyümüş.
Şirketin halihazırda da bu ay ÇED sürecini başlattığı kapasite artışı ve 2020’de başlattığı ve henüz sonuçlanmayan bir atık havuzu projesi var.
Şirketin halihazırda Bakanlığa sunduğu Atık Barajı Proje Tanıtım Dosyasında “Maden Atığı Bertaraf (Atık Barajı) tesislerinden 3 tanesi doluluk oranına ulaşmış ve bir tanesi halihazırda kullanılmakta olup, atık depolama alanının dolması durumunda kullanılmak üzere ilave Maden Atığı Bertaraf (Atık Barajı) Tesisine ihtiyaç duyulmaktadır.” denilmektedir. Yine şirketi Zenginleştirme ile ilgili daha önceki dosyasında da eski atık barajlarının kret (üst) kotları yükseltilerek ilave atık alanları kazanılmış.
Şirketin dosyasında yer alan bilgilere göre zenginleştirme flotasyon teknolojisi ile yapılmakta ve bu süreçte Silikat, Silis (Na2SiO3), Çinko Sülfat ZnSO4, Sodyummetabisülfit, Kireç Ca(OH)2, Polielektrolit SPP-508, Aerofloat 242, Metilizobutilkarbinol MIBC, Sülfürik Asit, Kostik bulunmaktadır. Başka bir deyişle çöken atık barajında bu kimyasallar bulunmaktadır.
Haberlere göre şirket “can kaybı” yoktur diyor…Zehirli kimyasalların etrafa yayıldığı tarlalara, baraj gölünde ve bağlı olduğu Kelkit Çayı’nda hangi canlılara, kaç tane balığa zarar verdiği henüz bilinmiyor.
Şirkete ait söz konusu tesislerde daha önce de kaza meydana geldiği ve balık ölümleri yaşandığını biliyoruz.
Şirketin ayrıca Trabzon Yomra-Sürmene Maden İşletmesi, Balıkesir İvrindi Cevher Zenginleştirme Tesisi, Çanakkale Yenice Maden İşletmesi, Çanakkale Kocayayla Maden Ocağı var.
NESKO’nun bağlı bulunduğu Yıldız Holdingin Kütahya’daki Eti Gümüş tesislerinin atık barajındaki 7 Mayıs 2011’deki yıkılma sonrası tonlarca siyanürlü atık suya ve toprağa karışmış, siyanür zehirlenmeleri yaşanırken, çok sayıda da hayvan telef olmuştu. Gümüşhane’deki maden ocağında temmuz 2020’de atık borusu patlamış ve şirket Valilik tarafından 400 bin TL para cezasına çarptırılmıştı.
Söz konusu şirketi kazalarının yanı sıra emek sömürüsünden de iyi tanıyoruz. 2019’da Gümüşhane’de, 2020’de Yenice’deki madenlerinde maaşlarını aylardır alamayan işçiler işi bırakarak haklarını almak için direniş gerçekleştirmişti.
Maden kazaları ve işçi grevleri ile ünlü olan doğa ve emek düşmanı şirketin faaliyet ruhsatlarının iptal edilmesi ve kazanın yol açtığı zararın araştırılması ve yarattıkları ekolojik yıkımlardan dolayı cezalandırılması konusunda tüm ilgili resmi kurumları göreve çağırıyoruz!"dedi
Taşova olarak bu olay bizi çok yakından ilgilendirmektedir. TAŞÇEV platformu olarak basın sözcüsü Ali Rıza Ağış "Taşova ilçemizinde Siyanür madenciliği kurulmaması için elimizden geleni yapmalıyız. Balıklarımız, doğamız, suyumuz temiz kalsın diye TAŞÇEV platformu olarak elimizden ve yüreğimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Dün Şebinkarahisar Yedikardeş Köyündeki Kılıçkaya barajı, Kelkit Çayı ve 2018 de bu güne 8 milyon balık ölümü yaşandı. Yarın da bu siyanür havuzu kurulursa şayet bizimde barajlarımız ve köylerimizde bu felaket yaşanma ihtimali bulunmaktadır. Bu felaketlerin yaşanmaması için hep birlikte olmamız gerekmektedir. Hukuki yollardan bütün yolları arayıp elimizden gelenin daha fazlasını yapmak bizim insanlık borcumuzdur. Bu hukuki sürecide ÇED gerekli raporuyla aşabileceğiz. Çevremizi siyanürden ne kadar uzak tutarsak o kadar sağlıklı yaşarız." dedi
Kaynak:Anka ve Sol Haber