90’lı yılların sonlarına kadar mahallede, okulda kısacası nerede fırsat bulursak oynardık oyunları muhtemelen son dönemlere ben rast geldim. Gelişen teknoloji ile artık yetişen yeni nesil bu oyunları fazla bilmediğini düşünüyorum işte çocukluğumuzun unutulmaz mahalle ve okul oyunlarımız.
1 Beş Taş Oyunu
Bu oyun en az 2, en çok 5 kişi ile oynanır. En iyi 5 tane taş seçilir. Bu 5 tane taş bir aradayken bir avuca sığacak kadar olmalıdır. Bu oyun yere oturarak oynanır. Oyunun oynanma şekli şöyledir. 5 tane taş yerdedir. Oyuncu bir taşı alır ve havaya atar. Taş havadayken yerden bir taş daha alınır ve hemen havaya atılan taşta hemen tutulur. Daha sonra iki taşta havaya atılır. Yerden bir taş alınır ve havadaki taşlarda hemen tutulur. Yerdeki taşlar bitene kadar bu işlem böyle tamamlanır. Eğer havadaki taş yere değerse ya da yerden taş alınamazsa oyuncu oyunu kaybeder ve diğer oyuncu başlar.
Bu işlemden sonra ikinci tur başlar. Burada da oyuncu işaret parmağını orta parmağının üzerine koyar. Diğer oyuncuların ortaklaşa karar verdiği bir taşa değdirmeden yerdeki diğer taşları köprüden geçirir. Bu işlemi yapabilirse bir sonraki adıma geçilir.
Üçüncü adımda oyuncu beş tane taşı havaya atar. Bunları elinin tersiyle tutmalıdır. Bu taşları da fırlatarak avucuyla yakalamalıdır. Avucundaki taş kadar puan kazanır.
2 SAKLAMBAÇ
Oyundan önce aşağıdaki şekilde sayışma yapılarak ebe belirlenir. Üsüynen bitti, ucu yitti. Bal ballı hoca, ballı hoca. Şaptan şabadan, kuş dili cabadan. Bir kale belirlenir( Duvar, Ağaç Direk) . Ebe kalede gözlerini kapatarak belirlenen sayıya kadar (20-30 gibi) sayar. Sayma bitince " sağım solum sobe, saklanmayan ebe" der ve gözlerini açar. Ebe saklanan oyuncuları bulmaya başlar. Ebe herkesi bulursa (sobelerse) içlerinden birini ebe seçer, veya en önce sobelenen ebe olur. Eğer ebe yanlış kişiyi sobelerse "Çanak çömlek patladı" olur ve oyun yeniden başlar.
3 Körebe
Körebe, dünya genelinde yaygın bir şekilde oynanan bir çocuk oyunu. Körebe olarak adlandırılan oyuncunun gözleri mendil veya eşarp gibi bir malzemeyle bağlanır ve ebe etrafını göremez hale getirilir. Diğer oyuncular körebenin etrafında dolaşır ve ona dokunurlar. Körebe onları yakalamaya çalışır.
4 Çelik Çomak
Çelik çomak - Çelikçomak, iki takım arasında oynanan bir çocuk oyunu. Oyunun amacı "çelik" denen kısa değneği "çomak" denen uzun değnekle yerden havalandırarak uzağa göndermektir.
5 İSTOP
Oyuncu sayısı en az 3 olmalı. Sayı ne kadar çok olursa o kadar zevkli oluyor aslında. Öncelikle oyuncular bir daire oluşturmalı. İçlerinden biri sayışmaca ile seçilerek ebe olabilir. Ebe seçenek için aşağıdaki tekerlemeyi kullanabilirsiniz. ''O piti piti karamela sepeti Terazi lastik jimnastik Biz size geldik bitlendik Hamama gittik temizlendik''
Şimdi, sıra geldi oyunun kurallarına. Ebe, oyunculardan birinin adını söyleyerek topu havaya atar. Top yere düşmeden adı söylenen oyuncu topu havada yakalamak zorunda. Yakaladığı anda da “istop” diye bağırır. Diğer oyuncular istop sesini duyunca oldukları yerde kıpırdamadan kalır. Ebe olan kişi elindeki topla duran oyunculardan birini vurmaya çalışır. Eğer birini vurabilirse vurduğu kişi ebe olur ve oyun aynı şekilde devam eder. Vuramazsa elinde top olan kişi ebe olmaya devam eder. Topla 3 kere vurulan kişiye bir isim takılır ve oyuna yeni adıyla devam eder.
6 YAKAN TOP
İki grup oluşturulur. Bir grup ortada kalır diğer grubun yarı elamanı bir tarafa, diğer yarısı diğer tarafa geçer. Öyle ki ortadaki grubun önünde ve arkasında düşman grup olmuş olur. Grup elemanlarına ilaveten bir de top alınır. Top uçlardaki grup elemanlarından birine verilir ve oyun başlar. Amaç ortadaki grup elemanlarının hepsini vurmaktır.
7 Birdir Bir
Bunun tekerlemesi de vardır: 'Birdir bir, yerin dibine gir; ikidir iki, ormandaki tilki...' şeklindeydi. Her atladığımızda kaçıncı atlayışımızsa onun tekerlemesini söylüyorduk. Yedidir yedi en zoruydu galiba.
8 Sek Sek
Ne muhteşem dostluklar bitti o çizgiye bastın/hayır basmadım kavgalarında Amacı çizgilere basmadan elindeki tası sıradaki karenin içine atıp sonra taşı tek ayak üstünde sekerek almaktı.
9 Yağ satarım bal satarım
Başta öğretmenlerimizin güç bela oynattığı sonra da çok sevdiğimiz oyun: "Yağ satarım bal satarım"
Ustası öldükten sonra yağ-bal satmaya devam eden gamsız çocuklar gibiydik.
10 Yerden Yüksek
Genelde okulda teneffüs saatlerinde oynardık. Çıktığı yerden bütün teneffüs boyunca inmeyip oyun oynarken bile risk almayanlara da selam olsun.
11 Uzun Eşşek
'Bizim köyün imamı,
Alttan verir samanı,
Üstten çıkar dumanı.
Çattı da pattı kaç attı?' Tek mi çift mi?
12 Mendil Kapmaca
Yaka cebimize konulan o mendillerle bile oyun oynayacak kadar yaratıcıydık aslında: "Mendil kapmaca"
Mendili genellikle öğretmenlerimizden biri tutardı. Hem hakemlik de yapmış olurdu.