Cuvapçı Memet aga ile son, anayasa refarandumundan önce konuşmuş, düşüncelerini öğrenmiştik. Tesadüf yine karşılaştık. Bu defa başka bir konuda ne düşündüğünü öğrenmek istedik ve sorduk;
- Abe Memet aga başbakanımız Tayyip Erdoğan, Süleyman Demirel’e 87 yaşına gelmişsin CHP’ye akıl hocalığı yapmak sana mı kaldı, otur oturduğun yerde diyerek kızgınlık gösterdi ne diyeceksin bu işe... demeye kalmadan Memet aga lafa girdi. Bak evladım sana bir örnek vereceğim dedi. Bana bir Azerbaycan’lı profosör anlatmıştı. Ülkesindeki uzun yaşayan ve Azerbaycan’ın mutlu ihtiyarlar ülkesi olmasının sebebini anlatmıştı iyi dinle beni.
‘Azerbaycan’da her büyük, bizim başımızın üzerinde, evimizin en şerefli köşesinde ve saygı merdiveninin tepesindedir. Azeri aileleri büyüktür. Analar, babalar ve çocuklar dışında dedeler, nineler, hatta kimsesi olmayan akrabalar birlikte yaşar. Bu, Azeri milletine yük değil güç verir.
Bizlerin evinde dedeler, nineler yıllarca acı, tatlı yaşam tecrübelerini ruhlarına yerleştirmiş ulu kişilerdir. Evin çocukları, birçok konuda bilgi için, danışmak için dedeye, nineye giderler. Aile büyüğünün söylediği saygı ile dinlenir. Ailenin büyükleri böylece kendilerini artık, posası çıkmış birer et yığını olarak değil, çocuk ve torunlarına bir akıl ve tecrübe kaynağı olarak hissederler. Ana babaları, dede nineleri birer moruk, birer ihtiyar, birer bunak olarak düşünüyorsanız, yarın kendi çocuklarınızdan da saygı beklemeye hakkınız yoktur.
Şimdi Azerbaycan’lı profösörün bu anlattıklarını devleti de bir aile kabul ederek düşünecek olursak, Başbakanımızın Sn. Demirel’i devlet tecrübesi olan bir kişi olarak görüp, devlet tecrübesinden yararlanma yoluna giderek deneyimlerinden faydalansaydı daha iyi olmaz mıydı?...
Eğer bu günün ülkeyi idare edenleri geçmişte devleti idare etmiş devlet büyüklerini, ülkeye yaptıklarıyla değil de, yaşlılıklarıyla değerlendirecek olurlarsa hiç unutmasınlar ki onlarda yaşlanacaklardır.
Bak evladım biz eski adamız.
Eskinin ihtiyara gösterdiği saygı ve alaka birazda kasaya altın yığmak gibi, kendi istikbali, kendi akıbeti adına biriktirilen bir sermaye demekti bu günün devlet adamları bunu akıllarından hiç çıkarmasınlar.
İhtiyarın genç’e bakarak ‘dünkü ben’ demesi mühim değil; fakat genç’in ihtiyara nazar edip, onda gelecek günlerini görmesi ve ‘yarınki ben’ diyerek düşünce ve duygularına çeki düzen vermesi çok mühimdir.
Sordun söyledim. Makamlar gelip geçicidir. Ömrü olan her insan için mukadder olan yaşlılığı herkes yaşayacak. Görevlerini tamamlamış devlet adamlarını posası çıkmış bir et yığını olarak görürsek devlet düzenine ve saygınlığına zarar veririz. Devlet düzeninde saygı önemlidir. Hele yaşa ve tecrübeye duyulan saygı daha da önemlidir.
Cuvapcı Memet hızını alamamıştı bak evladım dedi rahmetli dedemin sesi hala kulaklarımdadır. ‘evladım ben gençliğin ne olduğunu bilirim de siz ihtiyarlığın ne olduğunu bilemezsiniz’ derdi. Şimdi Demirel de içten içe söyleniyordur. O makamlarda çok bulundum 6 kere gittim 7 kere beni millet oy vererek tekrar seçti. Cumhurbaşkanlığı yaptım ben bunları biliyorum da sen 87 yaşının ne olduğunu bilemezsin bilseydin bu yaştaki adama otur oturduğun yerde demezdin.
Cuvapcı Memet bunları anlatırken üzgündü aklıma gelmişken bir Çin hikayesini anlatayım da lafı öyle bağlayalım dedi.
Çinli bilge sorar, yaşlı ninenize dedenize bakıyor musunuz?
Cevap- Bakıyoruz, karınlarını doyuruyoruz.
Bilge- İnsan kedilerin de köpeklerin de karınlarını doyuruyor hürmet olmazsa neye yarar.
Memet aga hürmeti kimse unutmasın dedi Başbakan da olsa...
Memet aga adımlarını atarken son sözlerini söylüyordu. Bilesin ki evladım hiçbir kötü söz ve hayasız iş yoktur ki insanın değerini alçaltmasın. Hiçbir haya yoktur ki, insanın değerini arttırmasın.
A de kal sağlıcakla...
04.06.2011