ŞAKA GİBİ HEMİ… (Enver Seyhan)

Amerika’nın savunma bütçesi:

647 milyar dolar.

2 milyon asker 2 bin adet uçak ve 15 uçak gemisi var.

Ve neredeyse dünyada ve Ortadoğu’da her devlette askeri üssü var. Türkiye’de de üssü mevcut yazık ki! İncirlik ve Kürecik gibi.

Rusya’nın askeri bütçesi:

47 milyar dolar.

(Rusya’nın gerçek bütçeyi kamuoyuna açıklayacağını sanmıyorum.)

Çin’in askeri bütçesi:

150 milyar dolar.

1.125 adet savaş uçağı ve 1 adet uçak gemisi var. 2 milyon yedi yüz bin askere sahip.

İndia’nın askeri bütçesi:

48 milyar dolar. 600 adet savaş uçağı var.

Asker sayısı 4 milyon iki yüz elli bin nefer.

Fransa:

Askeri bütçe 40 milyar dolar.

İngiltere :

Askeri bütçe 50 milyar dolar.

Güney Kore:

Savunma bütçesi 40 milyar dolar.

Japonya :

Askeri bütçe 45 milyar dolar.

Almanya :

Savunma bütçesi 45 milyar dolar.

Türkiye :

Savunma bütçesi 10 milyar dolar.

750 bin askeri personeli var.

Listede İsrael 615.000 asker ve 250 savaş uçağı ile 16’ncı sırada.

Askeri bütçesi 20 milyar dolar.

Gerçekten Amerika şu gün itibariyle açık ara önde.

Alanında yazılmış kitaplardan derlediğim kabataslak bilgiler bunlar. Ancak veriler kesin ve şüphe götürmez; ayrıca her ülke için fazlası vardır, noksanı yoktur.

Nükleer silahlar, bombalar, füzeler, atom bombaları, biyolojik silahlar, gemiler, tanklar ve askeri tesisler, askeri fabrikalar, istihbarat ve uzay çalışmaları, üsler…

Mevcut silahların hepsi dünyayı ve insanları belki kainatı yok etmek için halihazır bekliyor!..

Biyolojik silah dediğim silahların bir kısmı tohum ve ilaç tekelleri kanalıyla her an devrede. Tohum üretim firmaları belli ve ipin ucu Amerika’da.

Türkiye yoğun olarak tohum ithal eden bir ülke. Çiftçi kendi yerli tohumunu kullanmak veya pazarda çarşıda tezgaha koymak için 5553 Sayılı Yasa tahtında uygunluk şartlarını taşımak zorunda.

Dün birkaç market dolaştım. Sebze ve meyvelerin haleti ruhiyesi, benim haleti ruhiyemde infial uyandırdı. Hakikaten eskiden meyve ve sebzelerin bilinen, hafızalarda yer eden, hususi, doğal, kendine mahsus bir şekli şemali olurdu. Değişmiş, tebdil olmuş ne yazık ki! Baktım, baktım; döndüm arkamı yürüdüm; aklımı kurcalayan soruları hatıralarıma bıraktım…

Teknoloji ve internet dünyasına dair araştırmaların ardı arkası kesilmiyor. Rusya’nın petrol ve doğalgaz ile uzay ve nükleer faaliyetleri dışında küresel dünyada gün itibariyle görünürde diğerlerinden ayruk bir fazlası yok gibi. Belki de var…

Elbette uzaya, uzay aracı fırlatan bir ülke kendi imkanlarıyla ürettiği çok mühim teknolojiyi elinde tutuyor demektir. Şu anda Amerika, Rusya, Çin ve Hindistan bunu başarmış görünüyor. Avrupalı devletlerin de uzaya araç gönderdiklerini biliyorum ama nedense geri döndüremediklerine dair bilgiler edindim. Doğru veya yanlış! Mesele onların meselesi diyemedim. Geri döndürememe işine takıldım, orada durdum:

Durdum çünkü, Nato’ya, IMF’e, Dünya Bankası’na göbekten bağlı Avrupa, Papa’nın da Vatikan’da ikamet ettiği göz önüne alınacak olursa bu konuda asla sorun yaşamaz. Nato bu hususta güçlü bir teminat Avrupa’ya. Bilim ve bilimsel çalışmalar ortak. Sorun bilimden uzak yerlerde. Bilimi reddeden ülkelerde.

Savunma bütçelerini hiçe sayan bazı çok bilmişler var gazetede dergide siyasette sivil âlemde; sokakta. Askeri bütçeleri ve kapasiteleri dikkate almamak, önemsememek, hatta alaya almak cahil cesareti değilse nedir?

Geçenlerde kapkara sakallı, yüzünde nurdan eser bulunmayan bir şıhın “resim ve fotoğraf” hakkındaki fikir ve sözlerine dair mecrada herkesten gelen yorumları takip ederken aklıma Fatih Sultan Mehmet geldi. Hem kendi resmini yaptırdı, hem kendisi de çiziyordu. Yorum olarak bir şey diyecektim önce vaz geçtim sonra duramadım dedim:

“Bu gibilerin beyni Fatih’in beyninin milyonda biri bile değildir. Üstünde durmaya değmez.”

Ancak şu husus mühim:

Şıh güruhu her şeyi yapıyor, cenneti vadediyor, uçuruyor, kaçırıyor ancak bombanın bombalanan masum mazlum yerlere değil de bombayı atanın başına düşmesine dönük bir eyleme geçemiyor.

Bu yazıyı daha geniş ve uzun bir metin olarak 2019 yılında Kasım ayında askeri bütçeler ve iktisadi yapıları hakkında yaptığım araştırmalar nihayetinde kaleme almışım.

Bugün Gazze ateş altında.

Hadi dua ile İsrael bombası dönüp dolaşıp geri gelmiyor ve Tel Aviv kentinin ortasına güm diye düşmüyor…

O halde cepheye buyurun…

Yemiyor…

Yazı metni :2019

İlave : 2023